Patates, Yumurta Ve Kahve

Kendini Tanıma ve Farkındalık Hikayesi

Motive edici ve ilham verici hikayeler dizimizde bugün sizinle yaşam mücadelesi verirken karşımıza çıkabilecek zorluklar, onları kabul etme biçimimiz, farkındalık ve kendini tanıma hakkında bir hikaye paylaşmak istedim: Patates, yumurta ve kahve. Her yaşam milyonlarca seçim ihtiva eder. Kimi büyük, kimi küçük. Fakat bir kararın yerine başka bir karar geçtiğinde, bütün sonuçlar değişir. İşler istediğimiz gibi gitmediğinde mesele; ne olduğu değil, nasıl tepki gösterdiğimizdir.

Hayatın %10'u başınıza gelenler ve %90'ı bunlara nasıl tepki verdiğinizdir. Charles


Patates, yumurta ve kahve


Bir zamanlar, her şeyden sürekli şikayet eden; Her gün hayatının ne kadar berbat olduğundan yakınan bir kız vardı. Hayat, ona göre, çok kötüydü ve sürekli savaşmaktan, mücadele etmekten yorulmuştu.

Bir problemi çözer çözmez, bir yenisi çıkıyordu karşısına.

Genç kızın bu yakınmaları karşısında, mesleği aşçılık olan babası ona bir hayat dersi vermeye niyetlendi.

Bir gün onu mutfağa götürdü. Üç ayrı cezveyi suyla doldurdu ve ateşin üzerine koydu.

Cezvelerdeki sular kaynamaya başlayınca, Bir cezveye bir patates, diğerine bir yumurta, sonuncusuna da kahve çekirdeklerini koydu. Daha sonra kızına tek kelime etmeden, beklemeye başladı.

Kızı da hiçbir şey anlamadığı bu faaliyeti seyrediyor ve sonunda karşılaşacağı şeyi görmeyi bekliyordu. Ama o kadar sabırsızdı ki, sızlanmaya ve daha ne kadar bekleyeceklerini sormaya başladı.

Babası onun bu ısrarlı sorularına cevap vermedi. Yirmi dakika sonra, adam cezvelerin altındaki ateşi kapattı. Birinci cezveden patatesi çıkardı ve bir tabağa koydu. İkincisinden yumurtayı çıkardı. Daha sonra son cezvedeki kahveyi bir fincana boşalttı.

Kızına dönerek sordu: Ne görüyorsun ?

-Patates, yumurta ve kahve diye alaylı bir cevap verdi kızı.

-Daha yakından bak bir de dedi baba, patatese dokun.

Kız denileni yaptı ve patatesin yumuşamış olduğunu söyledi.

-Ayni şekilde, yumurtayı da incele. 

Kız, kabuğunu soyduğu yumurtanın katılaştığını gördü.

En sonunda, kızının kahveden bir yudum almasını söyledi.

Söylenileni yapan kızın yüzüne, kahvenin nefis tadıyla bir gülümseme yayıldı. Ama yine de bütün bunlardan bir şey anlamamıştı:

-Bütün bunlar ne anlama geliyor baba?

Babası, patatesin de, yumurtanın da, kahve çekirdeklerinin de ayni sıkıntıyı yaşadıklarını, yani kaynar suyun içinde kaldıklarını anlattı.

Ama her biri bu sıkıntı karşısında farklı farklı tepkiler vermişlerdi. Patates daha önce sert, güçlü ve tavizsiz görünürken, kaynar suyun içine girince yumuşamış ve güçten düşmüştü. Yumurta ise çok kırılgandı; dışındaki ince kabuğun içindeki sıvıyı koruyordu. Ama kaynar suda kalınca, yumurta sertleşmiş katılaşmıştı. Ancak kahve çekirdekleri bambaşkaydı. Kaynar suyun içinde kalınca, kendileri değiştiği gibi suyu da değiştirmişlerdi ve ortaya tamamen yeni bir şey çıkmıştı.

-Sen hangisisin diye sordu kızına. 

-Bir sıkıntı kapını çaldığında nasıl tepki vereceksin?

-Patates gibi yumuşayıp ezilecek misin?

-Yumurta gibi, kalbini mi katılaştıracakcaksın?

-Yoksa, kahve çekirdekleri gibi, başına gelen her olayın duygularını olgunlaştırmasına ve hayatına ayrı bir tat katmasına izin mi vereceksin.

Peki Sen Hangisisin………?

Sonuç


Herkes bir takım sorunlarla karşı karşıyadır, ancak her bireyin soruna veya duruma nasıl tepki vereceği konusunda farklı bir seçeneği vardır. Önemli olan, yaşadıklarınıza nasıl tepki vereceğiniz ve bundan ne çıkaracağınız konusundaki seçiminizdir. 

Pozitif düşünün, uyum sağlayın ve her deneyimden en iyi şekilde yararlanmayı seçin. Sahip olduğunuz gücün farkında olun; kendinizi tanımaya çalışın. Bu şekilde düşüncelerinizi, kararlarınızı, eylemlerinizi ve eylemlerinizin sonuçlarını kontrol edebilirsiniz.

Kendini tanımak bilgeliğin başlangıcıdır. Evrenin sırrı kendini tanımada yatar. Bu kendiniz dışında, hiç kimsenin size veremeyeceği bir eğitimdir ve güzelliği de buradadır. Kesintisiz bir dikkat ve sürekli sorgulayan bir zihin gerektirir. Gözlemleyerek, mücadele ederek, mutlu olarak ve hüzünlenerek öğrenmek zorundasınız. (Jiddu Krishnamurti)

Yağmur yağdığında sağanak yağar. Belki de yaşam sanatı, zor zamanları harika deneyimlere dönüştürmektir: yağmurdan nefret etmeyi ya da yağmurda dans etmeyi seçebiliriz. Joan Marques

Yorum Gönder

أحدث أقدم